AA – Bakan Kirişci, Kars Şeker Pancarı Alım Kampanyası Töreni’nde yaptığı konuşmada, şekerin stratejik ürünler arasında yer alması sebebiyle şeker pancarı tarımının, ülke açısından daha da önem kazandığını belirtti.
Türkiye’nin, şeker pancarından yapılan şeker üretiminde yaklaşık 2,5 milyon ton yıllık üretimi ile dünyada beşinci, Avrupa’da ise dördüncü sırada yer aldığını ifade eden Kirişci, şöyle konuştu:
“Şeker üretiminde arz güvenliğimizi sağlayan bir seviyede duruyoruz. Şekerpancarı üretiminin en önemli unsuru olan tohum, ülkemizde üretilmekle birlikte, ebeveyn hatlar ithal edilmektedir. Sertifikalı kademede şeker pancarı tohumu üretim miktarı 2021 yılında 2 bin 122 tona ulaşmıştır. Üretilen bu miktar ülke ihtiyacını fazlasıyla karşılamaktadır. Şeker pancarı tohumu üretiminde yeterlilik oranımız yüzde 183’tür. Şeker pancarında arz güvenliği için sertifikalı kademede üretilen tohumlarda kullanılan ebeveyn hatların yerli ve milli kaynaklardan karşılanması önem arz etmektedir.”
Bakan Kirişci, son yıllarda şekerpancarı tohumuyla ilgili çeşit ıslahına yönelik çalışmalardan olumlu sonuçlar alındıklarını belirterek, “Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. Şeker Enstitüsü tarafından ‘TÜRKŞEKER 2023’ ve ‘TÜRKŞEKER 2053’ adlarında 2 çeşit geliştirilmiştir. Ülkemize, milletimize hayırlı, uğurlu olsun. Geliştirilen bu çeşitlerin ticarete girmesi için 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu çerçevesinde 28.01.2022 tarihinde Milli Çeşit Listesi’ne kayıtları yapılmış ve üretim izinleri alınmıştır. Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. adına üretim izni alınmış bu çeşitlerin, farklılık, yeknesaklık, durulmuşluk testleri sürmektedir. Bu testlerin neticesine göre kesin kayıtları yapılacak olup tescil süreci devam etmektedir,” diye konuştu.
Bu yıl ki şeker pancarı alım fiyatlarını da açıklayan Kirişci, “Bu yıl ki şeker pancarı alım fiyatını ton başına 1400 lira olarak açıklıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. Ayrıca, pancar üretim kotasını tamamlayan üreticilerimize ton başına 50 lira kota tamamlama primi de ilave olarak verilecektir. Böylece şeker pancarı alım fiyatı, yüzde 245 artış ile ton başına 1450 lira olmuştur. Hayırlı uğurlu olsun,” ifadelerini kullandı.
“Gıda güvenliği, tarım politikalarımıza yön veren en temel önceliklerimizden biridir”
Ukrayna-Rusya savaşının yol açtığı tahıl krizinin aşılmasında Türkiye’nin üstlendiği yapıcı rolün önemine değinen Kirişci, şöyle konuştu:
“Zira, gıdaya erişimin bir insan hakkı olduğunu biliyor, siyaset mekanizmasını bu yolda etkinleştirmeyi tarihi ve vicdani sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Hükümetimiz de dünya ülkelerinin gıda güvenliği adına, bu sorumluluğu layıkıyla yerine getirmektedir, getirmeye devam edecektir. Gıda güvenliği, tarım politikalarımıza yön veren en temel önceliklerimizden biridir. Bu anlamda gıdada kendine yeterliliği, bir istiklal ve istikbal meselesi olarak değerlendiriyoruz. Bu nedenle göreve geldiğimiz günden bu yana tarımın stratejik bir sektör olduğunu vurguluyoruz.”
Sözleşmeli üretimi her iki boyutuyla da son derece fonksiyonel bir model olarak gördüklerini ve önemsediklerini belirten Kirişci, “Bu üretim modeli, bildiğiniz gibi şeker pancarında yıllardan beri uygulanıyor. Gıda arzı açısından sağladığı istikrarla olduğu kadar, çiftçi memnuniyetine yönelik sonuçlarıyla da öngörülebilirliği sağlayan bir model olduğunu görüyoruz. Üretimle ilgili belirsizliklerin ortadan kaldırılması yanında, üreticimizi koruyacak etkili bir model olarak değerlendirmekteyiz,” diye konuştu.
“Şeker üretiminin stratejik önemi bugün daha da arttı”
Kirişci, şeker pancarının aynı zamanda çok yönlü bir bitki olduğunu, sadece ekonomik anlamda değil ayrıca şeker pancarının, alan bazında bir ormana kıyasla tam 3 kat daha fazla oksijeni atmosfere verdiğini söyledi.
Stratejik bir sektör olan tarımı güçlendirmek ve aynı zamanda üreticilerin emeğini koruma konusunda son derece kararlı olduklarını ifade eden Kirişci, şunları kaydetti:
“Bu iki hususu birbirinin koşulu olarak görüyor, tarım politikalarımızı gıda bağımsızlığını ve insanı merkeze alan bir anlayışla şekillendirmeye devam ediyoruz. Küresel ekonomide ortaya çıkan belirsizlik ve riskler dolayısıyla şeker üretiminin stratejik önemi bugün daha da arttı. Bu nedenle, çiftçilerimizi memnun edecek her fedakarlığı ve çalışmayı el birliğiyle yapacağımıza yürekten inanıyorum. Gerek özel sektör gerekse kamu işletmelerimiz bu konuda aklıselim bir yaklaşım içinde olacaktır.”
