Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), Haziran ayında yüzde 10 artışla 1 milyar 448 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. EİB’nin 2025 yılının Ocak-Haziran döneminde ihracatı 9 milyar dolar olurken, son 1 yıllık dönemdeki ihracatı yüzde 2 artışla 18 milyar 424 milyon dolara ilerledi. Sanayi ihracatı Haziran ayında yüzde 14 artışla 774 milyon dolar, tarım ihracatı ise yüzde 3 artışla 560 milyon dolar olarak gerçekleşti.
233 milyon dolarlık ihracata imza atan Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği ihracatını yüzde 30 artırarak zirvedeki yerini korudu.
Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği yüzde 31 artışla 88 milyon dolarlık ihracatla en fazla artış sağlayan Birlik oldu.
Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği yüzde 17 artışla 142 milyon dolarlık döviz getirisiyle ikinci ve Ege Maden İhracatçıları Birliği yüzde 25 artışla 113 milyon dolarlık ihracatla üçüncü sıranın sahibi oldu.
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Haziran ayını yüzde 5 artışla 105 milyon dolar, Ege Tütün İhracatçıları Birliği ihracatını yüzde 24 artışla 97 milyon dolar ihracat yaptı. Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği 86 milyon dolarlık ihracat yaptı.
Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Haziran ayında yüzde 2 artışla 61 milyon dolarlık ihracat rakamını kayda aldı.
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği 54 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği, ihracatını yüzde 24 artışla 30 milyon dolara taşıdı.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, 27 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği ise ihracatını 8 milyon dolarlık dövizi Türkiye’ye kazandırmayı başardı.
İşimiz üretim, gücümüz ihracat; çözüm üretmek zorundayız
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Haziran ayı rakamları ihracatçımızın tüm zorluklara rağmen üretimden ve dış pazarlarda var olmaktan vazgeçmediğinin en somut göstergesidir. Sanayi ve tarım sektörlerimiz yine büyümeye katkı verirken, demir-demirdışı metaller, su ürünleri ve madencilik gibi sektörlerde çift haneli artışlar yakalanması umut vericidir. Ancak her platformda dile getirdiğimiz yüksek enerji fiyatları, kurdaki öngörülemezlik, finansmana erişim sıkıntısı ve yükselen işçilik maliyetleri artık ihracatçının kâr marjını eritmekte, hareket alanını daraltmakta, küresel alıcıların Türkiye’yi yüksek maliyetli üretim ülkesi olarak görmesine yol açmaktadır. Haziran rakamları ihracatçımızın direncini gösteriyor ancak PMI’daki daralma ve maliyet baskısı çözüm üretme zorunluluğunu ortaya koyuyor. İmalat PMI Endeksi Haziran ayında 46,7 seviyesinde kalarak sektördeki daralmanın sürdüğünü, üreticilerin maliyet baskısı ve sipariş kayıpları nedeniyle zorlandığını göstermektedir. Bugün geldiğimiz noktada çözüm üretmek zorundayız. İhracatçının maliyet hesabı yapabileceği öngörülebilir bir kur politikası, emek yoğun sektörler için özel kredi mekanizmaları, enerji maliyetleri için destekleyici düzenlemeler ve üretim ile sermayeyi Türkiye’de tutacak teşviklerin hayata geçirilmesi gerekiyor. Unutulmamalıdır ki; işimiz üretim, gücümüz ihracat. Bu vizyona sahip çıkmak hepimizin ortak sorumluluğudur.” dedi.
